Goethe; bir insanın güneşi idrak edebilmesi için, kendi içinde güneşten zerreler bulunması gerekir demiş.
Sen bu sözden güneşi çıkar, tanrıyı ya da sevgiyi koy mesela.. Anlam aynı bütünlükle devam eder. Çünkü güneş, tanrı ya da sevgi; hepsi aynı kavram. Her birinde insanın içini ısıtan imgeler var, ondan..
Hamur aynı. Sen onu alır, bir malzemeyi değiştirip, çeşit çeşit ekmek yapabilirsin. Tözü aynı. İçinde kırıntı halinde bile olsa sevgi varsa, tüm bu kavramları anlayabilirsin. Ne kadar kaybolursan kaybol, nesneler arasında bir düzen görebilirsin. Bu nesneleri birleştirip içselleştirdiğin ölçüde de, kendini onlara ait hissetmeye başlayabilirsin. Bunun için saçma sapan kişisel gelişim kitaplarına, koçlara koyunlara, çakralara gözlere enerjilere falan ihtiyacın yok. Kendi içini dinleyebildiğin zaman, o sesi zaten duyarsın. Dışında değil, içinde ararsan eğer, zincirin de sensiz var olamayacağını anlarsın..