Birkaç senedir Suudi arabistan NEOM gibi çılgın projelerle dikkat çekip, kendini dışarıya açmaya çalışıyor. Sanırım petrolün bitiyor oluşu, bir nevi yorgan gitti kavga bitti etkisi yaratıyor. Dini kısıtlamaların gevşemesi ve çağı 200 sene geriden takip ettiklerinin farkına varıp bir sosyolojik atılım yapma ihtiyaçları da elbette etkili bu açılımda. Mutlaka zengin zenginliğinden vaz geçemeyeceği için; turizm pazarına göz dikmiş de olabilirler. Neyse ne, Suudiler dünyaya açılıyor. Açık söyleyeyim ben bile bir gidip görmek istiyorum, eğer “kadını aşağılayan politik sistemleri desteklememek” takıntımı yenebilirsem.
Bu kızcağız da açılımın önde giden genç liderlerinden biri; sinema, sanat ve kadın hakları konusunda baya bir uğraşıyor.
Merak edip bir filmini izledim: Basma.
Açık söyleyeyim, Arabistan konusunda ne kadar klişe varsa hepsini Tabu Deviren misali devirmiş geçmiş. O kadar çok klişe yerlerde sürünüyor ki, adeta bir “bakın bakın biz de çağı yakaladık, amerika’da avrupa’da nasıl dejenereyseniz, biz de aynen öyleyiz, hiç geri değiliz” çığlığı.
Feci kulak tırmaladı..
Bilmiyorum ki beni Suudilerin bu “açılımı” niye böyle rahatsız etti? Toplum genelindeki kast sistemi düşünülünce inandırıcı gelmemesi mi, kör göze parmak durumları mı, nedir ne? Dilimin ucunda ama çıkartamıyorum. Sen en iyisi kendin karar ver.
Son kalemde; yine de kızcağız iyi niyetli bir tür kültür ateşesi tabii. Bloğu da var bakarsan.