23: Mağaradan bir Ders
Aydınlanmaya ulaşmak isteyen bir öğrenci kendisini bir mağarada inzivaya çekmiş ve ustası bu kararını tek bir şartla onaylamış: her ay bana gelişimin hakkında bir cümle haber yollayacaksın. İlk ay öğrenci ustasına "kalbimin bin yapraklı bir çiçek gibi açıldığını hissediyorum" yazılı notu yollamış. Usta yüzünü ekşilmiş, notu buruşturup atmış. İkinci ay "Kalbim evrenin kalbinin küçük bir parçası" notu yine çöpü boylamış. Üçüncü ay "evren bana birlik dalgaları yolluyor", yine çöp. "Evren benim aracılığımla benimle konuşuyor" Çöp. "Her şey bir, hem bir zerre, hem de yaratıcıyım" hooop yine Çöp.
Artık usta öğrencinin gelişiminden umudunu kesecekken, o ay hiç not gelmemiş! Meraklanan usta, öğrencisine bir hatırlatma yollayıp aylık raporunu sorunca, şu cevap gelmiş: "Kimin umurunda....."
"Sonunda!" diye bağırmış Usta, "sonunda anladı" :))))
Kıssadan Hisse: Çabalama. Aşmaya çalıştığın sınırlar, aslında hiç varolmamış olabilir mi? Bazen ilerlemek için gereken, çabalamaktan vaz geçmektir.
Haftanın Görevi: Mola ver. Günlük hayatında sürekli yinelenen eylemlerden birini seç. Örneğin yemek yapmak, ibadet etmek, çocuğunla ilgili bir süredir sürekli hale gelen bir endişeyi yaşamak. Bu eylemi yaparken, bir dakikalık bir mola ver, derin bir nefes al ve kendine hatırlat: "Kendimden hoşnutum ve herşey olması gerektiği gibi. Şu yaşadığım an tümüyle tatmin edici ve tam olması gerektiği gibi."