2 Ağustos 2022 Salı

Böyle geceler

Akşam öyle güzel iniyor ki..

*

Belki fark etmedin, yeni ay var tepemizde. Bebek mavisi bir gök, orda burda hafif pembelikler, güneş henüz batmış, daha alacakaranlığa çok var. En sakin vakitler başlıyor, eğer şehrin göbeğinde değilsen. Umarım değilsindir.. Ya da şehrin göbeğindeysen bile kaçacak bir yer bulmuşsundur kendine, belki arabanın içinde bir 5 dakika tek başına gözlerini kaparsın, en sevdiğin müziği dinlersin. 5 dakikacık yeter bazen, değil mi... Tüm gürültünün koşturmacanın içinde, kendi kabuğuna kapandığın o 5 dakika.

Bu sıra aklıma sürekli Akyaka'daki o ırmağın içinde tatlı tatlı bir sağa bir sola salınan simsiyah sazlıklar geliyor nedense, beni rahatlatan imgelemelerden biridir su ve yosunluklar.. Hem de en sevdiğim Türkçe şarkı sözüdür, elbette

Sazlarım vardı
Irmaklarım vardı
Çakıl taşlarım vardı benim

Bundan daha güzel anlatılamaz bence.. Sazlar, ırmaklar ve çakıltaşları ile bir görülen ama hem de çok farklı görülen sevgili.. Ne kadar güzel bir betimlemedir, değil mi? Ne kadar saf, duru, sade.. 

Foto: Casa Gianni Alucidi, İspanya / La Via Mediterranea.