Dün analizden eve dönerken, sonunda cesaret edip fotoğrafını çektim:
Tam boyutları görülmüyor ama çok büyük bir ev ve mükemmel bir çim üzerinde mükemmel bir trambolin. Bir senedir haftanın en az iki üç günü ve farklı saatlerde önünden geçiyorum. Asla 1 adet bile çocuk görmedim bu bahçede, trambolin hep böyle, mükemmel ve yapayalnız, öylece duruyor...
İki sene önce biz de ikinci el bir trambolin aldığımız için biliyorum, bu fotoğraftaki, trambolinler arasında en iyi marka ve uçuk bir fiyatı var. Bizimkisi ise, 3 çocuklu bir aileden, çocuklarının büyümesi ve ilgilerini kaybetmeleri nedeniyle hakikaten cüzi bir meblaya ikinci el olarak alındı ve yaz kış demeden her gün, komşu çocuklar ve ziyarete gelen arkadaşlarla birlikte üzerinde atlanıyor, zıplanıyor, amuda kalkılıyor, parande atılıyor, hiçbir şey yapılmayan zamanlarda toplaşılıp fısır fısır konuşuluyor, kitap alıp uzanılıyor, hatta bazen uyuklanıyor ve de horlanıyor :) Tepe tepe kullanılıyor yani...
Altındaki çimler kurudu, üzerinde birkaç delik var ama buna rağmen, komşunun mükemmel trambolininden çok daha güzel, çünkü yaşama dahil....
Bazı insanlar da bu trambolinler gibi; kimi biblo gibi fabrika ayarlarında, kimindeyse yaşanmışlıkların izleri, gedikleri, yaraları.. Sence hangisi daha “güzel”?