16 Şubat 2022 Çarşamba

Gün biterken..

Sabah yazmaya başladığım günün, bir de gecesini yazmak istedim sana. Aslında hiçbir özelliği olmayan, büyük ihtimal aklımda yer etmeyecek, sakin, kendi halinde bir gündü. Sabahki renk şöleninin aksine, güneş yükselemedi bulutların ardından ve öğle saatlerinde güçlü bir sağanak bastırdı.

Arabadaydım o an ve çıkıp sırılsıklam olana dek yürümeyi istedim, hani eskiden - anne olmadan önce - sık sık yaptığım gibi.. Saçlarım denizden çıkmışçasına ıslanana dek, iliklerime dek yağmurun altında kalmayı ne severim! Oysa artık yapamıyorum bunu; bir korku geldi, bana birşey olursa.. korkusu. Çocuğun varsa bilirsin..

Halbuki bir toz tanesi kadar anlamım var şu dünyada, anlık bir his bırakacağım kendimden, o da şanslıysam önü sonu 3 kuşak kadar kalıcı olacak. Konuştuk bunları, biliyorum.

Fakat; işte böyle bazı anlar var ki, ömrün özeti. Ne şanslıyım ömrü bunlarla doldurabildiğim için. Anlar, hisler, düşünceler.. Sohbetler, karşılıklı sevgiler, bazen de karşılıksız olanlar. Fark etmiyor artık.. Demek ki hayat geçip gittiğinde de fark etmeyecek. Hani güneşin bir mum gibi sönüverdiği akşamlar - hele kurşunî bir denize battıysa o güneş, ah hele! Onlar gibi gidivermek.. Ama daha yapılması gerekenler var ve gerekmediği halde istenenler, hayâl edilenler, umulanlar.. Daha var..

Neden bilmem aklıma A.'in bahsettiği - yanlış hatırlamıyorsam Kadıköy’de mi demişti? - bir gazozcu geldi bu akşam gün biterken. Yüzlerce çeşit gazoz var demişti o, bense rengârenk ve farklı şişe tasarımlarıyla süslü bir vitrin hayâl etmiştim hemen. Hemen orada sevmiştim o tıklım tıklım şişe dolu küçükcük, büfe gibi dükkânı! Halbuki gerçekte eminim çok farklıdır.. Bazen diyorum ki, gideyim şu Kadıköy’e, bulayım şu dükkânı, iki gazoz söyleyeyim biri bana, diğeri yine bana.. Oturayım basamaklara; içeyim içeyim içeyim. Bir yandan da küfredeyim. Yerli gazozsa Can Yücel dizeleriyle, yabancıysa Charles Bukowski dizeleriyle.. Nasılsa aynı kapıya çıkmayacak mı? Hem sana, hem kendime, hem de şu hayatta başımıza gelen, olan biten her şeye..

“.. belkim, bir belki bile değildim.” C.Y.

“.. age is no crime.
but the shame of a deliberately wasted life, among so many deliberately wasted lives,
is.” C.B.