17 Mart 2024 Pazar

Evci 2: Doğumlar ve ölümler

Bir arkadaşımın Hintli yan komşusunun bebeği olmuş. Kapıyı süslemişler, ziller asarak kötü ruhları kovmuş, bebeciği kutsamışlar.. Ne güzel değil mi?

Kültürümüzde, öldükten sonra genelde ölümle hatırlanıyor insanlar, o günün yıldönümü gelince bir hüzün çöküyor kalanlara, tatlıya bağlama adına helva falan yapılıp dağıtılıyor.. Şu an yaşadığım kültürde ise ölüm yıldönümleri unutulup gidiyor, ilk sene bile hatırlanmıyor; onun yerine doğum günleri mutlaka hatırlanıyor.

Kültürümüzde eskiden doğum günlerinin bilinmiyor oluşunun etkisi de vardır mutlaka bunda.. Leylekler gelirken doğmuştun, yapraklar dökülürken doğmuştun.. Ama ölümün mutlaka bir tarihi var. Belki artık yavaş yavaş doğum günü bilinen nesle geldiği için sıra, belki bundan sonrasında bizim kültürümüzde de ölüm yerine doğum gününün anıldığı, ölüm yerine yaşamın hatırlandığı bir zaman gelir..

Gelir mi ki?

Nizam Eniştemin anısına 17.3.22