23 Temmuz 2024 Salı

Salı: Bir şey yapmak

Dün Sait Faik’ten bir alıntı yapan babama, tabağı boş göndermemek için sevdiğim bir cümlesini yazmıştım: “İnsanı dolu günleri değil, boş günleri dolduruyor..”

Sonra, yahu buna benzer bir cümleyi yakınlarda okudum ben, neydi neydi diye düşünürken, birden aklıma Behçet Çelik’in Herkes Kadar’da yazdığı şu cümle geliverdi: “İnsanın hiçbir şey yapmadığı günlerde dinlenmesi daha zor oluyor..”


Bu iki cümleyi aldım, heybeme kattım ve şunu düşündüm: “Durağanlığın iki zıt anlamı var; ilki yerinde saymak, cesaret edememek, katılaşmak. İkincisi ise o ânın akışı içine girmek, çevredeki akıştan sıyrılıp anla bütünleşmek. Sait Faik’in kastettiği ikincisi, Behçet Çelik’in kastettiği ise birincisi. Birinciyi yöneten duygu korku ve zoraki uyum dayatması, ikinciyi yönetense sevgi ve kendiliğinden gelen bütünleşme arzusu.

Bu çok ilginç değil mi?!