27 Ocak 2022 Perşembe

Yazmak

Bu sabah yürürken karşıma çıktı.

Adeta “literal is for the unimaginative..” dercesine duruyor kaldırımın kenarında. 

İstersen yazma şimdi..

*

Oradan diğer dala atlayalım. Türkçenin gelmiş geçmiş en iyi kelime cambazlarından biri olan Abdülhak Şinasî Hisar anlatsın, neden ve nasıl yazıyormuş:

Nasıl yazacağımı ve ne yazacağımı bilmeden önce, bir gün zamanı gelince yazacağımı bilirdim. 


(..) Tabii olarak, yazdıklarım karmakarışık notlardan ibaret oluyor. İlk önce böyle çabukça yazdığım bu notların cümle cümle sıralarını hazırlamak lâzım geliyor. Bu yazıların bir makale, bir roman, bir kitap halini alması iktiza edince, bir tereddüt, bir endişe başlıyor. Yazdıklarımı mümkün mertebe yerlerine koyduktan, kısalttıktan ve tashih ettikten sonra, bunları üçüncü defa yazmış oluyorum. 


Hayatımda başka türlü yazamadım."



Öte yandan; bu konuya Hemingway’in cevabı da, beş dakika önce şans eseri karşıma çıktı: “ben yazmayı değil, yazıp bitirmiş olmayı seviyorum” 


Muhteşem, değil mi?